Dünya’nın İç Çekirdeğinin Son 15 Yıldır Daha Yavaş Döndüğü Ortaya Çıktı: Peki Bu Ne Anlama Geliyor?
Dünya’nın derinliklerinden gelen sarsıcı bir haber var. Bilim insanları, gezegenimizin iç çekirdeğinin 2008 yılından bu yana yavaşladığını keşfetti.
Dünya’nın iç çekirdeği, gezegenimizin kalbinde yer alan, sıcaklık ve basınç nedeniyle katılaşmış metal bir kütle olarak biliniyor. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, bu çekirdeğin beklenmedik bir şekilde yavaşladığını ve bu yavaşlamanın son on yılda gözlemlendiğini ortaya koyuyor. Peki bu beklenmedik yavaşlama neyi işaret ediyor ve nasıl sonuçlar doğurabilir?
Güney Sandwich Adaları’ndaki 121 depremin sismik verilerini inceleyen Kaliforniya Üniversitesi’nden Profesör John Vidale ve ekibi, şaşırtıcı bir örüntü fark etti. 1991-2023 yılları arasında kaydedilen bu depremlerden yayılan sismik dalgalar, Kuzey Amerika’daki sismik istasyonlarda izlendi. Benzer dalga şekilleri gösteren deprem çiftleri analiz edildiğinde, iç çekirdeğin konumunun zaman içinde değiştiği ortaya çıktı.
Profesör Vidale, şunları söyledi:
“Birçok deprem sinyalinde dalga şekillerinin değiştiğini ve daha sonra tekrar önceki olaylara benzediğini gördük. Bu örtüşen dalga şekilleri, iç çekirdeğin geçmişte olduğu gibi yeniden manto katmanına göre aynı konumu işgal ettiği zamanları gösteriyor.”
Dünya’nın İç Çekirdeği Neden Daha Yavaş Dönüyor?
Nature dergisinde yayımlanan araştırma, 2003-2008 yılları arasında iç çekirdeğin daha hızlı döndüğünü, yani “süper dönüş” yaptığını ortaya koyuyor. Ancak 2008’den bu yana tam tersi bir süreç yaşanıyor ve iç çekirdeğin dönüşü yavaşlıyor. Şu anda yüzeye göre daha yavaş hareket ediyor.
İç çekirdeğin mutlak dönüş yönü aynı, ancak yüzeye göre hareketi tersine dönmüş durumda. Yüzeyle arasındaki fark yılda birkaç derece civarında. Vidale ekibi, bu “yavaş dönem”de iç çekirdeğin dönüşündeki sapmanın, önceki “süper dönüş” dönemine kıyasla üçte iki ila üçte bir oranında daha küçük olduğunu hesapladı.
Bu ani yavaşlamanın nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, dış çekirdekteki akıntılar ve mantodaki yoğun bölgelerden kaynaklanan kütle çekimine işaret ediliyor. İç çekirdek devasa bir açısal momentuma sahip olduğundan, bu yavaşlamayı tetiklemek için muazzam kuvvetler gerekiyor.
Değişikliklerin Olası Etkileri
Peki bu durum gezegen dönüşümüzü nasıl etkileyecek? Prof. Vidale şöyle ifade ediyor:
“Gün uzunluklarında çok küçük artışlar görülebilir ancak binlerce saniyede bir saniyelik bir değişim olacağından, atmosfer ve okyanusların gürültüsü içinde neredeyse fark edilemez.”
Ancak bazı bilim insanları, iç çekirdeğin anormal davranışının düşünüldüğü gibi sıradan olmayabileceğini düşünüyor. Jeomanyetik alanın bazen yön değiştirmesi gibi açıklanamamış olaylarla bu gözlemin bağlantısı olabilir.
Araştırmacılar iç çekirdeğin dönüşünü artan bir hassasiyetle izlemenin, Dünya’nın derinliklerinde yaşanan dinamikleri daha iyi anlamamızı sağlayabileceğini ifade ediyor. İşte bu nedenle önümüzdeki yıllarda bu gizemli olguyu modellemek için yeni yaklaşımlara ihtiyaç duyulacağı da belirtiliyor.
Kaynak: IFL Science